Tweet |
Burdur Devlet Hastanesi'ndeki diyaliz merkezindeki skandalda yaşamını yitiren hasta sayısı 3'e çıktı. Olayla ilgili konuşan CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, Bizim edindiğimiz izlenim, hastanenin klima sisteminde kullanılan bir kimyasalın önce arıtma sistemine oradan da diyaliz için kullanılan saf su tankına karıştığı biçimindedir." ifadelerini kullandı.
Burdur'da 25 Mayıs günü diyaliz tedavisinin ardından fenalaşınca hastaneye geri dönen, buradan da Antalya Şehir Hastanesine sevk edilen hastalardan 67 yaşındaki Somali uyruklu Amina Abas Jama da hayatını kaybetti. Olayda ölenlerin sayısı 3'e çıkarken, 18 hastanın tedavisi ise sürüyor.
CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala ve Samsun Milletvekili Murat Çan, Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Burdur Devlet Hastanesinde 25 Mayıs'ta diyalize giren hastaların seanslardan sonra fenalaştığını anımsatan Pala, bu hastaların tekrar hastaneye getirildiğini, toplam 33 hastanın Afyonkarahisar, Antalya, Isparta'da çeşitli hastanelere gönderildiğini söyledi. Pala, Burdur'da yaşanan olayın üzerinden 5 gün geçmesine rağmen Burdur Valiliği ve Sağlık Bakanlığından herhangi bir açıklama yapılmadığını belirterek, CHP Genel Merkezinin pazar günü bu konuda bir görevlendirme yaptığını bildirdi.
Hasta yakınlarının Burdur'dan hiçbir yetkilinin kendilerini aramadığını ifade ettiğini aktaran Pala, şunları söyledi: "Bizim edindiğimiz izlenim, resmi açıklama olmadığı için bunları iddia düzeyinde paylaşıyoruz, hastanenin klima sisteminde kullanılan bir kimyasalın önce arıtma sistemine, oradan da maalesef diyaliz için kullanılan saf su tankına karıştığı biçimindedir. Saf suyla diyalize girmek zorunda olan hastalar, bir kimyasal karıştığı, kirlendiği için diyaliz sonrası fenalaşmış durumdadır.
Bu sabah bir hastayı daha kaybettik. 33 hastadan ikisi şu anda vefat etmiş durumdadır. Sağlık Bakanı olayın ne olduğuna ilişkin bir açıklama yapmak durumundadır. Olaya ilişkin iddiaları soru önergeleri ile de gündeme taşıyacağız."
CHP Samsun Milletvekili Murat Çan da konuyla ilgili şunları kaydetti: "Özellikle Afyon ve Burdur'da devletin kapılarının bize kapanmış olduğunu gördükçe skandalın boyutlarının örtülmeye çalışıldığını düşündük. Kimyasal bir madde, toksik bir maddeye maruz kalarak hastalarımız çok ciddi bir klinik tablo ile karşı karşıya kalmış. Bizim tahminlerimize göre, bir antifriz solüsyonunun diyaliz ünitesinin filtrasyon sıvısına karıştığı görülüyor." Çan, Burdur Valisi ve ilgili bürokratların görevden uzaklaştırılmasını talep ettiklerini söyledi.
Burdur Devlet Hastanesi'nde 25 Mayıs'ta saat 08.00- 12.00 ile 12.00- 16.00 seansında diyalize giren hastalardan bazıları baş dönmesi, mide bulantısı, şuur bulanıklığı ve nakil aracından inememe şeklindeki şikayetlerle hastaneye gelmişti. Hastalardan bazılarının durumunun ağırlaşması üzerine yetkililer, gün içinde diyalize giren hastaların tamamına telefonla ulaşıp, hastaneye gelmesini istedi. Bazıları da ambulansla hastaneye getirilmişti.
İlk etapta sağlık durumu ağırlaşan 18 hasta, ambulanslarla hastanelere sevk edilmişti. Yetkililer, farklı illerden ambulans talep etti. Sağlık Bakanlığı'nın talimatı ile gün içerisinde diyaliz tedavisi gören 33 hastanın tamamı hastanelere gönderilmişti. Hastalardan 23'ü Antalya'da, 6'sı Afyonkarahisar'da, 3'ü Isparta'da, 1'i de Denizli'de tedaviye alınmıştı. Bu hastalardan 14'ü entübe edilmişti. Entübe edilen hastalardan 11'i normal solunuma başladığı için cihazdan ayrılırken, 3'ünün entübe vaziyette tedavisine devam edilmişti.
Kaynak: / Politika